KTM Duke 200..Ктм дуке 200

   

Eski zamanlar

                                                                                                                                             
 Evet, binlerce erkeğin rüyası, motosiklet. Aslında motosiklet göründüğünden fazlası. Yani çoğu insanın düşündüğü gibi "iki tekere güvenmem abi, bunun kaportası sensin, canına mı susadın " cümleleri akla gelmemeli. Motosiklet; hızı, tehlikesi, gücü, görüntüsüyle değil insana yaşattığı o duygularıyla, o özgürlük, o güven hissiyle düşünülmeli ve yargılanmalı. 

    Bindikten sonra arabadan çok farklı olduğu görülebilir. Evet, dengeli olmak şart. Ama bir at gibi, canlı gibi, altında hareket eden o güç, istedikçe hızlanmak, rüzgarı yüzünde hissetmek ve...özgür olmak. Bu saydığım zevkleri bir dört teker veremez, belki iki ayaklı başka bir şey verebilir, ama fazlasıyla geri de alabilir :) Buna yakın bir zevki serbest paraşütte yaşadım diyebilirim. Onu denemeye cesaretiniz yoksa motor çok daha kolay ve mantıklı. Aldıktan sonra bir hayali daha gerçekleştirmenin verdiği zevk ise anlatılamaz :)) 

    Motor almayı düşünenler için şunları söyleyebilirim; Ben almadan önce bir çok kullanıcı, hafif, çok güçlü olmayan bir motor almamı, bir başlangıç motorunun şart olduğunu söylemişlerdi. Ben buna çok dirensemde, aldıktan sonra haklı olduklarını anladım. En azından hafiflik konusunda. Benim almayı planladığım motor 250 kg ve 800 cc'lik bir motordu. Ama Duke 131 kg. ve 200 cc. Denge sağlaması, dönüşleri, durması, çalışmazken ilerlemesi ve kaldırması kolay. Motor konusunda aynı şeyi düşünmüyorum, biraz daha güçlü olabilirmiş. Ama naked olması sebebiyle kullanımı, idaresi daha kolay. Tam bir başlangıç motoru diye düşünüyorum. Tabiki bu benim 1 haftalık sürüş deneyimim ile kendi görüşüm. 

    Meraklıları için söylüyorum, KTM markası bir Avusturya motoru. Fiyatı; 2. elleri 11 binden başlıyor, 13 bine kadar çıkıyor. Eski bir model değil. 0 ları ise 14900 tl, bunun üzerine 350 tl'lik bir plaka, sigorta ve vergi harcaması yapıyorsunuz. Verdiğim bu paraları unutturan ilk şey ise depoyu doldurduğumda verdiğim 25 tl oldu :)) tabi deposu 11 lt, normalde muhtemelen 50-55 tl tutacak, ama ilk aldığımızda deposunda biraz benzin vardı.

    Tabi motor alınca yapılan masraflar bunlarla sınırlı kalmıyor. İlk alınması gerekenler bu zevkin hüsrana dönmemesi için korunma ekipmanları (dizlik, dirseklik, eldiven, mont, bot, mont, pantolon ve kask) Bunların çok çeşitleri ve kaliteleri var, seçim size kalmış. Önemli olan teçhizatımızı düzgün almak, dikkatli kullanmak, riskleri azaltmak ve sürüşten zevk almak. Tabi bunları aldıktan sonra iyi bir eğitim almak da şart. Ehliyet almak yetmiyor. Ben ilk eğitimimi Kıbrıs'ta 400 tl ye Hondada almıştım, biraz fazlaydı. Şimdi öğrendiğime göre bu işi yapan başka kurumlar da varmış. Fiyatlar 300 tl den başlıyor, genelde 3 kur halinde veriliyor. Ben şu an yavaş yavaş giysilerimi alıyorum ve abimle ufak gezilere çıkıyorum. Yeni şeyler öğrendikçe yazmayı planlıyorum. Şimdilik sadece motor hakkında bir kaç önemli bilgi ve şahsi fotoğraflarımı koyuyorum.
    Bu arada şimdi vereceğim linklerden KTM'nin ana sayfasına ulaşabilirsiniz, bir diğeri KTM Duke 125, 200 kullanım kitapçığı ve son olarak yedek parça ve aksesuarları gösteren bir site. Buradan seçip sipariş verebilirsiniz veya seri numarasını alıp en yakın KTM bayisi vasıtasıyla getirtebilirsiniz.  
    

Yapı tipi	1 silindirli 4 zamanlı benzinli motor, sıvı soğutmalı
Hacim	199,5 cm³
Çap	72 mm
Strok	49 mm
güç	19 kW (26 PS)
Marş desteği	Elektrik marşı
Vites kutusu	6 vitesli tırnaklı şanzıman
Motor yağlaması	1 rotor pompalı basınçlı yağlama dolaşımı
Birincil aktarma	22:72
İkincil aktarma	14:42
Soğutma	Sıvı soğutma, devirdaim pompası üzerinden soğutma sıvısının sürekli devirdaimi
Debriyaj	Yağ banyolu debriyaj / mekanik tahrikli
Ateşleme tertibatı	dijital ateşleme ayar özelliğine sahip, temassız kontrollü tam elektronik ateşleme tertibatı

    

Şasi	Çelik borulardan ana boru şasi, toz kaplama
Çatal	WP Suspension 4357
Arka amortisör	WP Suspension 4618 EM
Süspansiyon yolu önde	150 mm
Süspansiyon yolu arkada	150 mm
Fren tertibatı önde	Dört pistonlu fren kaliperine sahip disk fren
Fren tertibatı Arkada	Tek pistonlu fren kaliperine sahip disk fren, yüzer yataklı
Fren diskleri - çap önde	300 mm
Fren diskleri - çap arkada	230 mm
Zincir	5/8 x 1/4” X‑Ring
Gidon kafası açısı	65°
Dingil mesafesi	1.367±15 mm
Yüksüz durumda yerden yükseklik	170 mm
Yüksüz oturma yüksekliği	800 mm
Yakıt deposu kapasitesi toplam yakl.	11 l Kurşunsuz süper (ROZ 95)
Yakıtsız ağırlık yakl.	129,5 kg

özmert motor

Ruhan abinin dükkandayız, ilk motorun heyecanı

ilk heyecan

İlk turlarımı kask olmadan atmıştım, şimdi kafamdan çıkarmıyorum,

kasksız binmeyelim

Ayakların yere değmesi ve hareket edebilmek güzel,

farlar güzel

Bu park lambaları, kısa ve uzun farları gayet güzel,

    Motosikleti şubat ayında aldığım için çok fazla binemiyorum ama hfsonlarını ve güneşi iple çekiyorum. Bu hf 100 km mi tamamladım. Eldivenimi, botlarımı, robocop tipi korumalarımı aldım. Kaskım ve montum önceden aldığım için onlara ihtiyacım olmadı. Özellikle kaskın açılır kapanır olması, havanın soğuk olması sebebiyle açık, yarı açık olmaması, önünde inebilen güneş için vizörünün olması çok kullanışlı. Dizlerime taktığım korumalarda her yerde kullanılamıyor, tavsiyem korumalı kot veya pantolon almanız. Mesela biz bu hafta (2 mart pazar) İstanbul'daki motor fuarına gidip güzel bir yazlık mont ve kot pantolon alıcaz. Ayrıca unuttuğum iki detay; Arka tekeri sabitlemek için kalın bir zincir aldım, onun çok etkili olmadığını gördüm, çünkü iş yerinde densizler kilitli motoru ittirmeye çalışmış. İkinciside disk kilidi denen kilit. Çok küçük, sağlam ve alarmlı. Bu hafta onun da keşfini yapıcaz. 

    Kullanımı konusunu merak ediyorsanız, sürüş çok zevkli. Hız olarak en fazla 100 km yaptım ama şimdilik yeterli. Virajlarda motoru bacaklarla kavrayıp, dönülecek yöne bakmak ve yolun uygun tarafını seçmek ile güvenli dönüşler yapılabiliyor. Şehir içinde en büyük sorun, her ışıkta durmak, dengesiz araba ve yayalarla uğraşmak. Gerçekten söylendiği gibi araçlar motoru görmezden geliyor, yayalar bile önüne önüne geçiyor, arabalar aniden duruyor. Yani tam bir atari oyunu gibi :)) dikkat hep yolda olmalı. Bu arada motora biniyorsanız bir kaç motorcu arkadaşınız olmalı, onların gittiği, trafiği olarak tenha, doğa ile iç içe, yolları hafif virajlı ve sıkıcı olmayan güzergahlar seçilmeli. Bu hem binişten zevk almanız, hem de yolda tecrübe kazanmanız açısından önemli. Yol tutuşu iyi, alışınca gaz, debriyaj ayarında dolayısıyla dur-kalklarda sorun yok. Yakıt sarfiyatı güzel, yukarıda yazmamışız 26 beygir. Depoyla 300 km gitmeyi umuyorum. Direksiyon veya gidon her neyse kullanımı, kavraması kolay. Sinyale zamanla insanın eli alışıyor. Göstergeler çok güzel, ama sürüş esnasında dikkat dağıtmamak lazım. Benim şimdiye kadar gördüğüm tek sıkıntı koltuk altı bagajının bulunmaması. Bu durumda kilidi koymak için alet çantasını çıkarıyorum, mecburen yanımda bir sırt çantası taşıyorum. İlerde ya depo üstü bir kilitli çanta, ya da arkaya bir topcase zorunlu gibi düşünüyorum.  

bu hareket zor :)

  Bu hareketi henüz yapamadım :)) ama yakın bir durumu motor freni yaptığımda motorun kıç atmasıyla yaşadım. Bu durumda bacak ve dizlerle motorun sıkıca kavranması ve ileriye bakılması gerekiyormuş, bilgi :)

çamur şevket

İlk yalnız yolculuğumu çamur şevkete yaptım, kütahya yolu üzerinde malum,

çamur şevket

Motoru park ederken eğimlere dikkat etmek gerekiyor,

    Malumunuz geçtiğimiz hafta İstanbul'da motosiklet fuarı vardı. bizde taze bir sürücü olarak katıldık tabiki. yıl içinde ikincisi olabilir diyorlar. benim tavsiyem hfiçi gidilmesi, veya 1 gece kalınması. amaç saatlerce gezmek değil ama hem yol yorgunluğu olmaması, hem de kalabalığa kalmamak için. ayrıca bazı bizim gittiğimiz pazar günü ürünler kalmamıştı bile. 

    Benim amacım bir mont, pantolon, disk kilidi, depo üstü çanta ve yeni aksesuarlara bakmaktı. gerçekten çok farka marka ve seçenek var, kararsızlar için güzel. mont konusunda kafamda bir şeyler canlandı ancak bir montu daha doğrusu bir giyeceği giymeden, kumaşına derisine dokunmadan almamak gerektiğini anladım. mont almadım, onun yerine body armor ve ince bir yazlık mont düşünüyorum. pantolon ise aşağıya resmini koyduğum rider denim marka kot pantolonu aldım. mesela benim kafamda bora marka kot vardı. ama giyince rahat edemedim ve yakışmadı. ama bu karayel modeli yine aynı özelliklere sahip, kevlar, yanmaya ve sürtünmeye karşı dayanıklı (diz, kalça bölümleri) ayarlanabilir korumaları var ve en güzeli diğer korumalı pantolonlar gibi rahatsız etmiyor ve günlük kıyafet olarak da giyilebilir. fiyatı 300 tl. İlgilenenler için adres: rider denim.

rider denim

 sağ ve solda kalçada korumalar var, ama yumuşak,

rider denim

diz bölümünde korumalar ayarlı, amerikan fermuarlı (cırtlı) siyah renkli. iki modelde mavi renkli kotları mevcut. özellikleri az çok aynı.boranın arka bel kısmı çok yüksek mesela, benimki normalden biraz daha yüksek.

    Böylelikle yazın kot, üstüne güzel bir tişört ve body armor ile motoruma binebilirim veya ince bir mont alabilirim. bunun dışında idare eder bir disk kilidi aldım. bu kilitler de çok çeşitli. mesela ben 35 tl ye aldım, yine kesilmeye, kırılmaya karşı dayanıklı, alarmlı. ama bu fiyat 100 e kadar çıkıyor, muhtemelen biraz daha kaliteli ve marifetlidir. akşam denedim, gayet başarılı. 2 anahtarı var, diski kilitliyorsun, anahtarı yuvasına sokarak alarmı kuruyorsun ve bırakıyorsun. tek bip sesi ile çalışmaya başlıyor, ilk dokunmada 3 lü bir siren (100 db gücünde) ve sonrasında çalmaya başlıyor. söylendiğine göre 15 sn çalıyormuş, ben o kadar bekleyemedim anahtarı yuvaya sokup susturdum. kullanışlı ve ucuz bir cihaz. böylelikle meraklıların motorunuza yaklaşmasını engellersiniz ve düşmesini engellersiniz. 

alarmlı kilit

35 tl için bence fena değil, iş görür. çünkü ben motorumu zincirle kilitleyip, direksiyonu da kilitlediğim halde kendi arabalarını park etmek için hareket ettirmeye çalışmışlar. Bunlar dışında alınan buff gibi ufak tefek şeyleri yazmıyorum )) ama boyun bölgesinin önemli olduğunu son gezimde anladım, rüzgar girip içeride cereyan yapabiliyor..

    Son yolda şunları anladım; depo dizaynında dolayı bacakların üşümesini engelliyor ve motorun kavranmasını kolaylaştırıyor, ayaklar uygun yerleştirildiğinde yorulmuyor, sağ el zamanla kasılmaya başlıyor, duruştan dolayı bel ve sırt ağrısı olmuyor, güneş vizörünün katkısı büyük ve yola çıkmadan önce küçük depomuzu doldurmakta fayda var ) ayrıca köy yollarında her an yola çıkabilecek çocuk, köpek, kaz ve büyükbaşlara dikkat etmek lazım. çocukları da bu sınıfa soktum ama aynı reaksiyonu gösteriyorlar :)) 

    Son gezim, aşağıda fotoğraflarını göreceksiniz, şelale bölgesine oldu. Abimle beraber yaklaşık 35 km lik bir yol yaptık. yol pek seyirlik değil, yer yer çukurlar var ve yol kenarında pek oturacak, izleyecek yer yok. ama trafiğin az olması, deneyim elde etmek ve yol yapmak için ve en güzeli beşikderesinde güzel bir piknik yapmak için tercih edilebilir :))

yolculuk öncesi

 Yakında dizlikler de çıkacak,

menemen

İçeride güzel bir tesis var. taze alabalık, kiremitte menemen, kahvaltılıklar mevcut,

menemen

Tertemiz bir havası ve hemen yan tarafta minik bir gölet var,  

şelale

 Yolun bitiminden 500 m sonra ise şelale var,

Ayrıca piknik masaları ve yağmur için üzeri örtülmüş loca benzeri yerler var, 

şelale

    Buda içtiğimiz semaver çay :)) menemeni koymadık, kimsenin canı çekmesin.. 

    Teçhizatımı yavaş yavaş tamamlıyorum. Son olarak motomaxtan güzel bir yazlık mont ve fosforlu bir yelek aldım. 

ertuğrulgazi

 İlginçtir, motor oyuncak gibi gözüküyor :))

mont ve pantolon uyumu

Mont rengini iyi seçtim diye düşünüyorum..

Gerçi bu daha çok kendi reklamımı yapıyorum gibi oldu :))

    Bir de dealextreme sitesinden aldıklarımı koyuyorum. Bunlar çok elzem şeyler olmasada kullanım zevkini ve konforunu arttıran şeyler. Fiyatları tabiki piyasaya göre daha uygun. Sipariş sonrası gelmeleri ise 20-25 günü buluyor, gümrükten geçtiği için yaklaşık 10 günü türkiye içinde geçiyor. Tavsiye ediyorum. 

hız sabitleyici

Bu elciğe takılan hız sabitleyici gibi bir şey. Uzun yolda devamlı bileğinizi aşağıda tutmak zorunda değilsiniz, hafif bir bilek hareketiyle bunu başarabiliyorsunuz. 

basınç ölçer

Buda klasik lastik hava basıncını ölçmek için pilli, dijital, hassas bir ölçüm cihazı. Birçok çeşidi var, ama dijital olmayanlar çok hassas olmuyor diye okudum, bu direk olarak bar veya psi olarak istenilen sonucu veriyor. 

sibop kapakları

 Sibop kapaklarım,

plaka vidaları

 Orijinal plaka vidam

disk lilidi kablosu

 Disk kilidi hatırlatma kablosu

   Bu son üç ürünü de dx.com dan aldım. Gelişi yine 20 günü buldu ama, hesaplı ve kargo ücreti yok. 

En son aldıklarım ise şunlar:

son hali

Tam görünmesede gidon ile kask arasında kask kilidi var. Ben abimden aldım. En ucuzları 15-20 tl arasında. Şifreli ve uzayan kablolu olması tercih sebebi. Çarşıda pazarda bir işiniz olduğunda kaskınızı yanınızda taşımamak için.

bagaj lastiği

Bu ahtapot bagaj lastiği. Arka sele üzerine koyuyorsunuz ve çanta, paket gibi elinizde taşımak istemediğiniz şeyleri sabitleyebiliyorsunuz. Çok kancası olması sebebiyle kullanışlı.

bacak çantası

Bu ve alttaki resim kayışı vasıtasıyla bacağıma taktığım çanta. motomaxtan aldım. İçine ruhsat, cüzdan ve telefonum sığıyor, böylece cebimde şişlik yapmıyor.

çanta içi

İçinde de gözleri var.

plaka kanatları

Bunlarda plaka kanatlarım :) renkleri çok güzel. Henüz takmadım. Çanta hariç ikisi dx.comda. Çanta motomax tan. 

1000 KM BAKIM;

   Evet, 4 ay sonunda 1000 km yi bitirdim :)) Niye bu kadar uzun sürdü ben de bilmiyorum ama ikinci bakımı bu kadar bekleyeceğimi sanmıyorum çünkü iyi bir açılış yaptım :) 

   İlk bakım motoru 0 aldığım için ücretsiz. Yapılan değişiklikler ise şunlar; Yağ değiştirildi, yağ filtresi değiştirildi (toplam 50+70 = 120 tl) amortisör ayarı yapıldı, lastiklere bakıldı, zincire bakım yapıldı (temizlendi ve yağlandı) bakım göstergesi sıfırlandı. Bakım sonrası her 300-500 km de bir zincirin temizlenip yağlanması gerektiği söylendi. Ama motora binince şunu gördüm, soğutma sıvısı eklenmemiş, hatta minimum seviyede idi. Bu yeşil sıvı antifrizmiş :) motorcu bir arkadaşa sordum ve çok az su ilave ettim, ne olur ne olmaz diye. En kısa zamanda antifriz koymayı planlıyorum.  

    İLK UZUN TUR; 

    Bakımdan hemen sonra sanki bekliyormuş gibi ilk uzun turuma çıktım. Çıktığımız grup Akıncı motosiklet kulübü ve destekleyen birkaç motordu. Beklediğimden zevkli bir gezi oldu, bol bol mola verdik, hız olayını abartmadığımız için doğayı seyretme imkanı bulduk )) Tabiki benim gezi yeni öğrendiğim "kibirli bakış", gidonu dönmek istediğin yere doğru ittirme ve p1,p2,p3,p4 diye adlandırılan yol seçimi ile geçti. Öğretici bir tur oldu, çünkü özellikle güvenli sürüş için yer seçimi ve virajlar ile ilgili çok şey öğrendim. Toplamda 400 km yaptık, akşam pestilim çıkmıştı, ama öğrenilen bilgilerin ve edinilen tecrübenin yeri bambaşka. Önce fotoğraflar, sonra rotayı koyuyorum..

dinlenme

Motosikletçiler eğlenceli olmalı :))

beypazarı

Beypazarı molası, Beypazarı kurusu almayı unuttum ama..

gürleyik

Gezi ekibimiz. Çoğunluğu tecrübeli sürücüler. Ama iş sadece motor kullanmak değil, sürücüler arasındaki uyum, sohbet ve karşılıklı saygı da şart. Biz bunları yakaladığımızı düşünüyorum.

mola

 Burası hedefimiz olan "Gürleyik Şelalesi" 150 km den sonra o suya girmek gibisi yok. Motorlarımızı zorlu bir yokuştan indirdikten sonra soğuk olmayan, temiz bir su. Yolu düşenler kaçırmasın. Bölgede piknik yapanlar da vardı ama piknik için çok geniş bir arazi değildi. Keşfedilebilir..

gürleyik

İçinde irili ufaklı şelaleler var ve kanyon geçişini andırıyor. Biz boyu geçen bu havuzcuk bölümünde eğlendik.

mola

Dönüş yolu, Nallıhan. Yaklaşık 300 km yaptık ve hafif bir yorgunluk var. Ama en çok ağrıyan yerler sağ el (gazdan dolayı, ya daha önce gösterdiğim gaz sabitleyici kullanılmalı ya da el alışıncaya kadar beklemeli) dizler (devamlı büküldüğünden dolayı) popo :)) )malum seleler çok yumuşak değil, ama zamanla alışırız umarım) sırt (devamlı aynı pozisyonda durmaktan dolayı, duruş iyi seçilmeli. bu biraz motorun kullanım açısı, birazda bizim duruşumuzla ilgili) uzun süre kullanınca hem yorgunluktan dolayı, hem de dikkat azalması sebebiyle 1 saatte bir dinlenmekte fayda var. Mola sonrası insan tazelenmiş ve dinç olarak yola devam ediyor. Yolu bitirmeye çalışmayalım, "YOLDAN ZEVK ALALIM"

MOTOSİKLETİN YIKANMASI;

    Araba yıkamaktan pek hazzetmiyorum açıkçası. Ama motosiklet yıkamak öyle değil. Önce sabunluyorsun, sonra yıkıyorsun, en son kurulama. Sonuç harika :) yok camlarda iz kalmış, yok sağda solda çamur kalmış yok. Hem kısa sürüyor, hem de zevkli bir uğraş. Sadece dikkat edilmesi gereken birkaç husus var. Nasıl arabayı yıkatırken egzozuna, motoruna su kaçmasın diye dikkat ediyorsak, makinelerde anteni kırılmasın diye kapatıyorsak motorda da bazı konular var. 

temizlik

    Motorumuzu aldık, benzin kapağı, sele altı kapalı olduğundan ve kontakta anahtar olmadığından emin olunca köpürttüğümüz suyla (arap sabunu,sonax, ziebart ilaçları veya sadece şampuan) her yerini sabunluyoruz. Ama bazı siteler diyorki, özellikle egsoz, kontak bölümü ve zincir naylon ile kapatılması öneriliyor ama yapanı da görmedim. Motoru fırçayla veya süngerle sabunladıktan sonra duruluyoruz, durulama normal kovayla, hortumla olabileceği gibi, tazyikli su ile de olabilir. İşte o zaman özellikle egzoza, radyatöre ve motor üzerindeki sticker dediğimiz yapıştırılan amblem, logo gibi parçaların üzerine tutmuyoruz. Buraları normal bir şekilde silebiliriz. 

temizlik

Son olarak her yerini kuruluyoruz. Islak, nemli bir yer bırakmıyoruz. Sabunla fırçaladığımız için pek çamur, toz veya pislik kalmıyor. Onun için ben genelde üst tarafı, sele, göstergeler ve far için mikro fiber bez, kalan kısımlar içinde havlu veya eski fanila kullanıyorum.

 Ve sonuç aşağıdaki gibi oluyor :))  

temizlik

HER ŞEY GEZMEK DEĞİL;

    Gezeceğiz, o özgürlüğü hissedeceğiz ve mutlu olacağız, ama hepsi bu değil. Motosiklet ve motosiklet kullanıcısı insanlar için bazı şeyler ifade ediyor ve doğal olarak bazı beklentileri var. Motosikletçiler doğaya ve insana saygılı olmalı, gençlere örnek bir rol model olmalı, ellerinde içki ve sigarayla değil balonlarla, çiçeklerle, yaptıklarıyla anılmalı. Tıpkı bizim hafta sonu yaptığımız gibi...

hayır gezisi

Biz hafta sonu bir motosikletçinin yönlendirmesiyle (Caner Şengür) Eskişehir Osmangazi üniversitesi hastanesindeki lösemili çocukları ziyaret ettik. 

hayır gezisi

Ellerimizde ve motorlarımızda balonlarla hasta çocuklarımızı görmeye gittik. Çocukların herhangi bir hastalık veya mikrop kapmamaları için odalarına hepimiz giremedik ancak sadece 4 arkadaşımız içeri girerek iyi dileklerimizi ilettiler. Hepsi pırlanta gibi, saf, tertemiz çocuklarımız. Elimizden gelen sadece onları ziyaret etmek ve moral vermek oldu. Onlardan sabırlı ve güçlü olmalarını istiyoruz. Hayat güzel ve uğrunda mücadele edilmeli. Yaşanacak, görülecek o kadar çok şey var ki. Bu genç yaşta lütfen pes etmeyin, mücadeleye devam. Sizleri de aramızda görmeyi heyecanla ve sabırsızlıkla bekliyoruz. Hepinizin iyileşeceğine inancımız tamdır.....   

onkoloji merkezi

   

   Motoruma taktığım çantayı göstermek istiyorum sizlere. Motomax en uygun adres gibi geldi ve araştırdım. Topcaseler 40 tl den başlıyor, kullanışlı olanları 90-100 tl arası. Stop lambası olsun, daha sağlam, markalı olsun derseniz fiyat ona göre yükseliyor. İşin ilginç yanı, topcase fiyatı çok yüksek değilken, onu takacak adaptörün fiyatının yüksek olması. Adaptör 125, 200 ve 390 için bu siteden bakabilirsiniz. 90 eurodan başlıyor. 

alışveriş

adaptör

 Yukarıdakinin fiyatı 129,95 euro.

    Vereceğim adresten çeşitli çantalara göz atabilirsiniz. Yani kısacası adaptör ve güzel bir çanta kombinasyonu 3000 euroya gelecek bizlere. Nasıl gözüküyor derseniz tabiki bence bu tarz bir motora çok yakışmıyor ama gerçekten işlevsel. Çünkü her zaman sırtımızda bir çanta taşımak olmuyor. 

    Şimdide benim bulduğum çareyi size göstermek istiyorum. Çantaya para vermedim, abimin Hondasında mıknatıslı depo üstü çanta olarak kullandığı tahminen 100 dolarlık bir çanta. Mıknatıs benim işime yaramıyor, ama 4 adet kayışı ile çantayı güzel bir şekilde arka koltuğa sabitledim. Çanta istenildiği takdirde fermuar vasıtasıyla genişleyebiliyor. Eğer arkaya birini alacaksanız altında bulunan başka bir fermuar ile alt bölümden ayırıp artçı da alabilirsiniz. Ben şehir içinde bir süredir kullanıyorum. Alışveriş yapıp içine koyuyorum, sallanmıyor, uzattığımda içine kask sığıyor ve yan gözlerine başka eşyalarımı koyabiliyorum. Sırt çantasına göre çok konforlu, KTM kullanıcısı arkadaşlarıma tavsiye ediyorum :)) Adaptöre, topcase e masraf yapmayın. Yarın bir gün satarken yaptığınız masrafı geri alamayabilirsiniz. Çünkü KTM in parçaları orijinal, başka motosikletler de kullanılamıyor. Ama yok, ben orijinal kullanırım, para önemli değil derseniz siteler önünüzde, buyrun. Aşağıda benim çantamın fotoğrafları;

çanta

Çanta uzaktan çok kötü gözükmüyor, dengeyi bozmuyor. Üzerinde harita için de naylonlu bir bölme var.

çanta

    4 kayış ile sağlam bir şekilde sabitledik. Sallanmıyor, dolu olduğunda bile savrulmuyor, rahatsız etmiyor.

arka çanta

    Bence gayet şık gözüküyor çantam. Sırtı rahatsız etmiyor, ancak binerken bacağımı biraz kaldırmak zorunda kalıyorum :))

çanta içi

  

    İçi de gayet geniş, hem fermuarlı hem de önünde amerikan fermuarı (cırt) var. İki yanındada gözleri var, ufak tefek şeyler oralara koyulabilir. Eğer motordan çok uzaklaşacaksanız fermuardan ayırıp tutma kolundan taşıyabilirsiniz. 

    Bu son vuruşu yapmak istemezdim ama çantamı takınca Odunpazarındaki Şelaleye gittim, aşağıdaki manzara eşliğinde bir çay içtim :) Hemen ardından 30 km uzaklıktaki Beşikderesine ikinci ziyaretimi yapıp yine menemen yedim ve bu sefer sizler için o anı ölümsüzleştirdim )) motive olup daha çok gezmeniz, yaşamanız dileğiyle......

şelale park

Şelale parkın manzarası çok güzel, şehir ayaklarınızın altında. Genelde rüzgarlı oluyor, akşam üşüyenler için kapalı yeri var. Gündüz bu manzaralı yeri tavsiye ediyorum.

şelale park

Burasıda suni şelalemiz. Yapma bile olsa insanı serinletiyor ve sesiyle rahatlatıyor.

şelale

Burası geçen sefer abimle gittiğimiz Şelale veya Beşikderesi piknik alanı, 30 km uzaklıkta. Ben gittiğimde Eskişehir Vosvos festivali vardı, çadırlar kurulmuş, müzikler açılmıştı. Sadece girişin ücretli olması hoş değil bence. Zaten 30 km yol gidiyorsun, girişe 5,5-6-6,5 gibi ücret veriyorsun, ayrıca şahıs başına da para alınıyor. Karşılığında ne var, sadece tuvalet ve çeşme. Menemen fena değil...

şelale

  

 Bugün KTM hakkında ilginç bir karşılaştırma okudum, sizlerle paylaşmak istedim. Güzel bilgiler mevcut, ilgilenen, merak eden arkadaşlar okusunlar derim. Karşılaştırma motoron sitesinde yapılmış.  

karşılaştırma

    

Ktm Duke is a dream machine, with it's aggressive shape, attractive colors and with it's frame between onroad and offroad type. Unfortunately it is a little expensive in Turkey (6200 $ - 4800 Eur), but KTM firm is famous for their moto cross bikes in the world, so expensive because it's trademark. But expensive or not, it is a good choise to enter motorbike world. Because it is easy to drive; not heavy (130 kg- 286 lb), not powerful; just 26 hp, handlebar angle is not wide; It supports you to turn easier in narrow roads with smaller radius and it is not an old motorbike; probably will not have major problems for a long time. 

SIFIR KİLOMETRE Mİ İKİNCİ EL Mİ?

yorum

     Birçok kişinin kafasındaki düşünce; yeni mi alayım, ikinci el mi? Evet, avantajları da var, dezavantajları da. Sıfır alırsanız sorunla uğraşmazsınız, ilk siz binersiniz, o zevki tadarsınız, ama aldığınız gün fiyatı düşer :) ikinci el alırsanız sağlam birinden almanız lazım, temiz kullanıldığını bilemezsiniz, ama hem hesaplı olur hem de yeni bir binici iseniz kullanırken daha rahat olursunuz. Motoron sitesi bu konuda bir yazı yazmış, ilgilenen arkadaşlarım bu yazıyı okuyabilirler, belki yardımcı olur.